Dr. Nadir
Çomak
İstanbul’un
bunaltıcı trafiğinde adım adım ilerlerken radyomun dijital tuşları 105.8
frekansında durdu. Programda Japonların yalın üretim felsefesi anlatılıyordu.
Toyota’nın kalite felsefesini oluşturan bu anlayış, yalın akademiler sayesinde
bir öğreti olarak yaşatılıyordu. Program zihnimde şimşekler çakmasına neden
oldu. Ben de evimde NHK televizyonunu izleyen bir Japon kültürü hayranıydım.
Japonya
Büyük okyanusun ortasında, Asya kıtasının doğusunda, kuzey doğu ve güney batı
yönünde uzanan volkanik adalardan oluşuyordu. Genç bir topoğrafik yapıya sahip
bu ülkedeki insanlar, sürekli olarak tarım, hayvancılık ve balıkçılık
faaliyetleri ile uğraşmak zorunda kalıyorlardı. Yani sürekli olarak hareket
halinde olan çalışkan insanlardı. Ayrıca tektonik olarak hareketli olan bu
adalarda yaşayan insanlar depremlere karşı hafif ve dayanıklı binalar yapmak
zorundaydı. Bu şartlar Japon halkını dayanıklı, esnek ve çevik olmaya
yönlendirmişti. Aynı zamanda doğal yaşam içerisinde sade ve sağlıklı yaşamayı
öğrenmişlerdi.
Bu
düşüncelere dalmışken, hemen program konuğunun iletişim bilgilerini aldım ve
kendisini arayarak görüşmek ve tanışmak istediğimi belirttim. Sarıyer’de
bulunan Yalın Enstitü’ den Yalçın Bey ile çok keyifli bir sohbet yaptık. Yalçın
bey otomotiv sektöründe yıllarca başarı ile çalışmış olan profesyonel bir
yöneticiydi. Keyifli sohbetimiz sırasında bana Japon kalite anlayışını anlattı
ve bana iki kitap tavsiye etti. Japon kültürünün kalitesini ve insanlarının uzun
yaşamasının sırrını anlatan IKIGAI
kitabı.
Birinci
kitabı aldım ve hemen okudum. Kitapta Japonya’nın Okinawa adasında yaşayan
insanların, uzun ve sağlıklı yaşam sırları anlatılıyordu. Bu sırlar, her gün
yapacak bir amaç (IKIGAI) bulmak,
erken kalkıp güne coşku ile başlamak, gün batana kadar fiziksel olarak
çalışmak, doğal beslenmek ve eve yorgun aynı zamanda mutlu bir şekilde dönmek
olarak sıralanıyordu.
İkinci
kitabı alıp okuduğumda ise bu sırları nasıl hayata geçirdiklerini anlatan bir
uygulama rehberi ile karşılaştım. Bu rehberde 35 uygulamadan bahsediliyordu. Bu
maddeleri sizin için kitabın özüne bağlı kalarak alıntı yaptım ve kendi görüşlerimi
de küçük dokunuşlar halinde ilave ederek, şu şekilde özetledim.
- Bir şeyi %10 geliştirmek
istiyorsanız onu %100 geliştirebileceğinizi hayal edin. “Şinkansen” etkisini keşfedin. Alışılmışın dışına çıkın. Japon hızlı
trenlerinin icat edilme hikayesini öğrenin.
- Ajandanıza yapılması “imkânsız”
olan en az bir şey ekleyin. Fuji dağına en kısa zamanda çıkan insanın
hikayesini öğrenin.
- Amacınıza ulaşmak için sabırlı ve
sebatkâr olun. “Gabarimse” (sabrın
ve sebatın gücü) sırrını keşfedin. Elinizden gelenin en iyisini yapın.
- 21 gününüzü olumlu ve yeni bir
alışkanlık edinmeye adayın.
- Güvendiğiniz kişilerden
geribildirim isteyin.
- Kendinize, tutkunuzu keşfetmek
üzere size yol gösterecek bir akıl hocası bulun. Japonlar gibi sizin de bir “Senpai”niz olsun. Yani bir ustanın
yanında yetişen bir stajyer (kohai)
gibi ustanın yanında yetişin.
- Projeye dönüştürebileceğiniz bir
şeyi örnek alın ve geliştirin.
- Sevdiğiniz ve sevmediğiniz şeyleri
eleyerek keşfedin. Aslında kendi özünüzü keşfedin. IKIGAI’nizi yani, tutkunuzu, misyonunuzu, uğraşınızı ve mesleğinizi
keşfedin. Mutlu ve coşkulu bir şekilde yaşayın. İşte o zaman asla
yorulmazsınız.
- Her hafta, geliştirmek istediğiniz
bir erdem üzerinde çalışın. Yani kendi niteliklerinizi geliştirin. Elmas, çelik
gibi kendinizi işleyin ve parlatın. Franklin Günlüğü ilkesine göre her gün
geliştireceğiniz belirli erdemler listeniz olsun. Her gün farklı bir erdem
üzerine yoğunlaşın.
- Beraber gelişmek ve beraber
kavramak adına, tutkularınızı sizinle aynı ruh halinde olan kişilerle paylaşın.
“Gaşuku” seansları yapın. Uzmanlık
alanındaki arkadaşlarınızla sinerji oluşturmak için kampa girin.
- Konfor alanınızın dışına çıkın ve
yeni bölgeler keşfedin. Yani kazanda haşlanan kurbağa gibi olmayın. Yeni
maceralar keşfedin.
- Acil olan önemli konulara öncelik
verin (S. R. Covey, Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı). Her şeyi zamanında yapın.
“Podomoro” (İtalya’da domates şeklinde zaman ölçer) tekniği ile işlerinizi
25 dakikalık bölümlere ayırın ve kısa teneffüsler verin. İşin sonunda uzun ve
keyifli bir teneffüsü kendinizi ödüllendirin.
- Kazançlı olmayan her şeyden
soyutlanın (Yararsız olan her şeyden). Wilfredo
Pareto Etkisini öğrenin. Kıymetli olan %20 içinde gizlidir. %80 olan
gereksizleri hayatınızdan temizleyin.
- Projelerinize size ilham verecek
isimler takın. Kelimelerin gücünü keşfedin. Okuma (%10), işitme (%20), görme
(%30) ve yapmanın (%90) öğrenme üzerindeki etkisini fark edin.
- Çocukluk hayallerinizi ve
değerlerinizi yeniden keşfedin. İçinizdeki çocuğun gücünü yeniden keşfedin.
- Motive olmak için yaşamınızdaki
büyük başarılarınızı hatırlayın. Nostaljik anılarınız olsun. Kendi kişiliğiniz
üzerinde kişisel arkeolojik kazılar yapın.
- En yakın arkadaş ve dostlarınıza
odaklanın ve onlara hak ettikleri değeri verin. Yeni arkadaşlıklar ve dostluklar
kurun.
- Şimdiki zamanı anlayabilmek için
geçmişte başınıza gelen olayları birleştirin. Hayatınızdaki farklı noktaları
birleştirin ve yeni projeler yapın. S. Jobs’ın “apple” markasını
tasarladığı gibi.
- “Teknoloji detoksu” yapın. Ekranlardan zaman zaman uzak
kalın.
- Yemeklerinize ve boş zamanlarınıza “slow life” tekniğini uygulayın. Sakin
ve sessiz yaşamı seçin, doğal ve sağlıklı beslenin. Daha uzağa gitmek için
yavaş adımlarla ilerleyin.
- Dağılmadan bir seferde tek bir şeye
odaklanın. Tek bir işte uzmanlaşın. “Bir koltukta iki karpuz taşınmaz”
ilkesini aklınızdan çıkarmayın.
- Her gün en az beş dakikanızı
kişisel bir konu üzerine yazmaya ayırın. Unutmayın yazmak terapi etkisi yapar
ve iyileştirir. Mürekkebin ve kâğıdın gücünü keşfedin.
- Duygularınızı harekete geçirmek
için “haiku” (Japon şiir sanatı) ile
tanışın. Siz de Türkçe dilinde kısa şiirler yazmayı deneyin. İçinizdeki şairi
ortaya çıkarın.
- Yaşamınızın her döneminde önemli
kararlar almayı öğrenin. Hayatınızı değiştirecek yeni girişimler kurmaya açık
olun.
- Cevabını bilmediğiniz sorulara ve
düşlerinize danışın. İçinizdeki düş makinesini etkinleştirin.
- “Enso çemberi” çizerek akışa kapılın. İçinizdeki uyum ve ahengi
yakalayın. Kaligrafi ve yazı sanatında ustalaşın. Kaligrafi sanatının S.
Jobs’ın “Iphone” markasını geliştirmesindeki katkısını hatırlayın.
- Haftada bir “koan” çözün, yani bulmaca ve zekâ oyunları ile meşgul olun. 360
derece düşünme becerilerini geliştirin. Sorunları dikey, yatay, düzüne, tersine
vb. açılardan düşünerek çözmeyi öğrenin.
- Günlük aktiviteleriniz sırasında
farkındalık (mindfulness) egzersizi yapın.
- Kapılarınızı mutlu rastlantılara
açın, sizi mutlu edecek fırsatları keşfedin. “Serendiplik” sırrını
keşfedin. Rastlantısal icatlar tarihini okuyup öğrenin.
- Her gün bencillikten uzak bir
davranış sergileyin. Empatik düşünün, paylaşın ve zenginleşin. Kibarlığınızı
konuşturun. Küçük jestler ve küçük iyilikler yapın.
- Sizi mutlu eden insanlara düzenli
aralıklarla kucak açın. Arayın sorun, ikram edin, duygu, düşünce ve ekmeğinizi
paylaşın. Dokunmanın önemini keşfedin. Sevdiklerinize dokunun. Hayatınıza dokunuş
katın.
- Arada sırada bir maceraya atılın ve
sürprizlerle karşılaşmaya hazırlıklı olun. Plan ve plansızlık arasındaki farkı
fark edin.
- Kaizen (PUKO döngüsü; planla, uygula,
kontrol et, önlem al, organize et ve düzenle) ile IKIGAI’nizingelişimini
bütünleştirin. Japon kalite felsefesi olan “kaizen” her gün az da olsa mükemmelleşmeyi hedefleyen bir kalite
anlayışıdır. Öğrenen insan, öğrenen aile, öğrenen bir toplum olun.
- İlerlediğiniz yolda kendinizi sizi
geliştirecek yönleri gösteren oklara doğru çevirin. Esnek olun. Okçuluk (Kyudu)
sanatını keşfedin.
- Olumsuzluklardan uzaklaşın. Yani
olumlu ve iyimser bir bakış açısı kazanmaya çalışın. Her şeyin iyisine ve
güzeline bakmayı bir hayat felsefesi haline getirin. Olumsuzluklar içindeki
olumluyu, çirkin gibi görünenler arasında güzellikleri keşfedin. “Toşugu” öğretisini keşfedin (üç maymun
öğretisi Konfüçyüs’ün a priori yazıtlarından alınan bir Japon deyişine dayanıyor
olabilir; “kötüye bakma, kötüyü dinleme, kötü söz söyleme”).
Bir
radyo programı ile başlayan serüven beni bir bilge insanla tanıştırdı. Bilge
insan beni bir kitapla tanıştırdı. Kitap beni bir yaşam felsefesiyle
tanıştırdı. Böylece, her insanın hayatını renklendirecek ve yaşam kalitesini
artıracak, ona enerji verecek bir IKIGAI’sinin
olmasının ne kadar önemli olduğunu öğrenmiş oldum. Okuduğum kitabı özetleyerek
ve öğrendiklerimle destekleyerek sizlere sundum. Bana çok yararlı oldu ve iyi
hissettirdi. Umarım size de yararlı olur.
Sizin
de IKIGAI’nizin olması dileklerimle
mutlu ve sağlıklı günler dilerim.